Kapatmak için ESC tuşuna basın

Dünyanın En Faydalı Detoksu: Dopamin Detoksu

Sosyal medya, televizyon izlemek, şeker tüketimi, mobil oyunlar… Bunlar kısa sürede çok fazla dopamin salgılatan aktivitelerden birkaçı.

Ve çoğumuz onlara bağımlıyız.

Bağımlı olduğumuz bu dopamin kaynakları, günlük davranışlarımızı bilinçli olarak seçmemize engel olarak bizi sabote edici bir şekilde yönetiyorlar.

Durum öyle bir noktaya geldi ki, sürekli artan bir sıklıkta bu kısa vadeli ve hızlı ödüller peşinde koşuyoruz.

Bu da uzun vadede hem yaşama sevincimizi elimizden alıyor hem de potansiyelimizin altında kalmamıza neden oluyor. Ayrıca hayatın bize giderek daha sıkıcı gelmesine de yol açıyor.

Dopamin Nedir?

Dopamin, vücudumuzda doğal olarak bulunan, duygusal tepkilerimizin kontrolünde rol oynayan, beyne sinyaller ileten kimyasal bir maddedir.

Halk arasında, ödülün kendisinin dopamin salgılattığı bilinir, ancak esasen dopamin bize bir şeyler arzulatır.

Yani gerçekten bağımlılık yapan şey ödül ihtiyacıdır.

Dopamin ihtiyacımızı karşılamak için en fazla başvurduğumuz kaynak şüphesiz ki sosyal medya. Telefonu elimize alırız ve istemsizce ekranı kaydırmaya başlarız.

”Güzel video, ama daha eğlencelisi olabilir biraz daha kaydırayım.”

”Fotoğrafıma sadece 3 yeni beğeni gelmiş. Bir fotoğraf daha yükleyeyim de yeni beğeniler gelsin.”

”Ayakkabı acayip güzelmiş… Acaba diğerleri nasıl? Kaydırmaya devam.”

Bağımlıların en yüksek dopamin seviyelerine, bağımlı oldukları maddeyi kullanırken değil, ona erişmelerini sağlayan bir düğmeye basmadan hemen önce sahip olduklarını ortaya koyan deneyler de mevcut zaten.

Buradan şu sonuca varabiliriz:

Hemen elde edemeyeceğimiz bir şeyi istemek rahatsız edici bir durum olabiliyor.

Hemen elde etme olasılığı yüksek bir şeyi istemek ise vahşice bağımlılık yapıyor.

Ödül Sistemimiz Bizi Nasıl Bağımlı Hale Getiriyor?

Ödül rastgele ama tahmin edilebilir olmalıdır.

Slot makinelerinin çalıştığı mekanizmayı düşünün, tıpkı onun gibi.

Her seferinde para kazanılsaydı, hiç kimse bu tür makinelere bağımlı olmazdı (elbette hepimiz zengin olurduk ama bağımlı olmazdık). Aynı şekilde, hiç kimse bir şey kazanmasaydı, böyle bir makineye parasını koymazdı.

Bu yüzden sosyal medya bağımlılık yapıyor; her zaman güzel haber ve beğeniler vermediği için yani.

Daha doğrusu dopamin üretim bağımlısı olduğumuz için ve sosyal medya da bunu en iyi karşılayan mecra olduğu için en çok oraya yöneliyoruz.

Ve ne yazık ki, bizim için iyi olan pek çok şey o kadar çok dopamin salgılamıyor.

Bu yüzden giderek daha fazla insan kendilerine fayda sağlayacak aktiviteleri yaparken sorun yaşıyor.

Bu sorunun arttığı günümüzde, çözümlerden birisi de dopamin detoksu. Bir nevi beynimize reset atmak da diyebiliriz.

Dopamin Detoksu Nedir?

Dopamin detoksunda amaç, zevk veren aktivitelerden kaçınarak dopamin seviyesini sıfırlamak veya en aza indirmek.

Bu arada dopamin detoksu, Silikon Vadisi’nde de epey başvurulan bir yöntem.

Bu detoksu savunanlar, dopamine ne kadar maruz kalırsak, onun sağladığı aynı etkiyi elde etmek için o kadar yüksek düzeyde uyarıma ihtiyaç duyacağımızı düşünüyorlar.

Detoksu uygulayanlardan birisi de California Üniversitesi’nde Psikiyatri Profesörü olan Cameron Sepah. Kendisi detoks hakkında şunları söylüyor.

“Güçlü miktarda dopamin salınımını tetikleyen davranışlara (özellikle tekrarlayan bir şekilde) ara vermek, beynimizin kendini toparlamasına ve kendini yenilemesine olanak tanıyor.”

Dopamin Detoksunu Nasıl Uygulayabilirim?

En çok uygulanan yöntem, bir gün boyunca anlık keyif verecek şeylerden uzak durmak.

Mesela;

– Sosyal medyaya, videolara, oyunlara erişimimizi keseceğiz.

– Bol kalorili, sağlıksız yiyeceklerden uzak duracağız.

– Bize keyif veren müziklerden bir süre uzak duracağız.

– Çok keyif veren sosyal ortamlarda bulunmayacağız.

Yapabileceklerimiz ise egzersiz, yürüyüş, meditasyon, kitap okumak, yazı yazmak, resim çizmek gibi aktiviteler.

Bunu yapmak size zor gelirse küçük küçük adımlarla, parça parça da başlayabilirsiniz.

Mesela;

– İşe giderken 20 dakika boyunca cep telefonunuzu uçuş moduna alın.

– Haftada iki gün şeker tüketmeyin.

– Her Pazar dijital cihazlarınızdan uzak durun.

– Aralıklı oruç tutmayı deneyin.

– Telefonunuzdaki tüm bildirimleri kapatın.

– Sosyal medyada sadece hayatınızı zenginleştiren kişileri takip edin.

– Yürüyüşe çıkarken telefonunuzu evde bırakın.

– Yemek yaparken size yeni dünyalar açacak bir podcast dinleyin.

– Günlük haberlerin sizi strese sokmasından uzaklaşın.

Bunun belli bir kuralı yok anlayacağınız. Ancak önemli nokta, güçlü uyaranlara sürekli maruz kalmaya bilinçli olarak karşı koymak.

Dopamin Detoksu Hayatımızı Nasıl Değiştirecek?

Dopamin detoksu uyguladığınız zamanlarda odaklanabilme süreniz ve üretkenliğiniz artarken, gerginlik ve stres seviyeniz ciddi oranda azalacak.

Hayattaki küçük şeyler yeniden heyecan verici ve neşe kaynağı olmaya başlayacak.

Net düşünebilme ve doğru kararlar alabilme yeteneğiniz gelişecek.

Bitkinlik duygusu gidecek ve daha enerjik hissedeceksiniz.

Otomatik olarak daha yaratıcı olacaksınız ve zamanınızı daha anlamlı bir şekilde dolduracaksınız.

Aslında dopaminin sizi yönetmesini engelleyip siz onu yönetmeye başlayacaksınız.

Ne dersiniz? Dopamine değil de yüksek benliğimizle iletişime bağımlı olmak daha akıllıca değil mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir